Motosiklet Kazaları ve Önlemleri hakkında

1990 yılında tüm dünyada yaralanmalara bağlı 5 milyon kişi ölmüştür. 2020 yılında ise beklenen ölüm 8.4 milyon kişidir

Trafik kazaları ülkemizde yaralanmalara bağlı ölüm nedenlerinin ilk sırasında yer alır. Motosiklet kazalarının tüm trafik kazaları içindeki oranı ülkeden ülkeye şehirden şehre değişiklik gösterse de, motosiklet kazalarında yaralanma olasılığı araba kazalarına göre çok daha yüksektir. Araba kazalarında yaralanma oranı %20 iken motosiklet kazalarında bu oran %80'in üzerindedir.

Motosiklet sürücülerinin trafik kazalarında araç içinde olanlara oranla 16 kat daha fazla ölüm ve 4 kat daha fazla yaralanma riskine sahiptir.

Araba kazalarında sürücü ve yolcu güvenliğini artıran çok sayıda donanım vardır: kapı barları ve kaportası, emniyet kemerleri, hava yastıkları gibi. Motosikletlerde ise en önemli koruma malzemesi koruma başlığıdır. Yine deri ceket, pantolon ve eldiven yanında uygun ayakkabılar ve koruma gözlükleri de önemlidir.

Motosiklet kazaları şiddetli olaylardır, motosiklet kazalarında yaralanma sıklıkla sürücünün fırlaması ve duran bir nesneye veya yere çarpmasına bağlı oluşur. Koruyucu başlıklar sert dış yapıları ile darbeleri emer ve dağıtır, ciddi kafa yaralanmalarını önler, nesnelerin doğrudan kafa ile temasını engeller.

Motosiklet kazalarında ölüm ve ciddi yaralanmaların en önemli nedeni kafa yaralanmalarıdır: Bu nedenledir ki birçok ülkede koruma başlığı kullanılması yasalarla zorunlu kılınmıştır ve uygulanmaktadır. Tüm Avrupa Birliği ülkelerinde koruma başlığı kullanmayan motosiklet sürücüsü görmeniz mümkün değildir.

Motosiklet kullanırken koruma başlığı kullanmak ülkemizde de zorunludur. Karayolları Trafik Yönetmeliği'nde gerekli yasal düzenleme yapılmıştır. 2004 yılı trafik cezalarına bakıldığında 78/1-b maddesine göre Trafik polislerinin ve diğer yetkililerin “Motosiklet kullanırken koruma başlığı ve koruma gözlüğü, yolcu iken koruma başlığı bulundurmayan ve kullanmayanlara” 41,200,000 TL para cezası ve 5 ceza puanı uygulaması gerekmektedir. Ne yazık ki ülkemizde bu kurala hiç uyulmamaktadır.

Koruma başlıklarının yararı nedir?

Koruma başlıkları hayat kurtar, yaralanmaları azaltır, halkın ödediği vergilerin önlenebilir nedenlere boşa harcanması engellenir.

Koruma başlığı takılması ile ilgili birkaç rakama bakarsak kullanılmasının önemini çok daha kolay anlarız: Koruma başlığı orta, ciddi ve ölümcül kafa yaralanmalarını %60 ile %75 arasında azaltır.

Koruma başlığı kullanmayanlar kullananlarla karşılaştırıldığında:

2.5-5 kat daha fazla ölümcül kafa travmasına maruz kaldıkları,
1.5 kat daha fazla hastaneye yatış gerektiren yaralanmalarla sahip oldukları,
2 kat daha fazla ölümcül olmayan kafa yaralanmalarına maruz kaldıkları görülür.

Boyun omurgası yaralanmasının görülmesi kullanmayanlarda kullananlara göre %7'den %10'a çıkar.

Araştırmalar motosiklet kazalarında koruma başlıklarının ölümcül yaralanmalardan korunmada %29 etkili olduğunu göstermiştir, diğer bir deyişle motosiklet kazası geçirdiyseniz, koruyucu başlık takmayanlara oranla %29 hayatta kalma şansına sahipsinizdir. Ciddi beyin dokusu yaralanmalarında ise bu oran %67'dir.

Koruyucu başlıklar yaralanma ve ölümü azalttığı gibi hastane masraflarının, işgücü kaybının, yasal ve mahkeme giderlerinin ve toplumun net kaybının azalmasını sağlar. Tüm bu giderler dikkate alındığında 1994 yılında ABD'de maliyetin 48 milyon doları bulduğu bilinmektedir.

Koruyucu başlık kullanmayan sürücülerin kazalarındaki hastane maliyetlerinin ve yatış oranlarının daha çok, hastanede kalış sürelerinin ve rehabilitasyon sürelerinin daha uzun olduğu bilinmektedir. Hastane ve rehabilitasyon maliyetlerinin ve işgücü kaybının vergi ödeyenler tarafından karşılandığını unutulmamalıdır. Motosiklet kazalarına bağlı gelişen kafa yaralanmalarının hastane maliyeti diğer kafa yaralanmalarına göre 2 kat fazladır. Bu kafa yaralanmaları bir koruyucu başlık kullanımı ile azaldığında her yıl trilyonlarca liranın kar edileceği açıktır.

Koruyucu başlıklar kullanan sürücülerin trafiği görmesini engellemez, diğer şeritleri kontrol etme süresini uzatmaz. Ayrıca sürücünün işitmesini azaltmaz. Koruma başlıklarının etkili olması için belirli standartlara göre üretilmiş olması gereklidir. Yeterli şekilde darbeyi emebilecek sertlikte ve görmeyi etkilemeyecek şekilde tasarlanmalıdır.

Trafik kazalarını önleme programları yanında motosiklet kazalarını önleme programları da başlatılmalıdır. Kazaları önleme, kaza sırasında yaralanmaların azaltma, yaralılara hızlı acil tıbbi bakımı ulaştırma ve uygun tıbbi bakımı sağlama konusunda etkinlikler düzenlenmelidir.

Motosiklet kazalarında yaralanmanın şiddeti ve zaman önemlidir. Koruyucu başlık kullanılması ciddi kafa yaralanmalarını azaltması sayesinde tıbbi müdahalede bulunacak ekibe zaman da kazandırır.

Motosiklet kullanımı ayrı bir beceri gerektirir, araba kullanma ehliyeti olan herkesin motosiklet kullanamayacağı bilgisi ile motosiklet için ayrı bir ehliyet alınmalıdır. Ancak motosiklet kazalarında ya sürücülerin ehliyetsiz oldukları ya da yeterli tecrübe ve kullandıkları motosiklete özgü kullanma özellikleri ve sınırlarını bilmedikleri ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle mutlaka ulusal sürücü eğitim programlarının oluşturulması, sürücü kurslarında yeterli ve tam eğitimin sunulması ve diğer araç sürücülerinin motosikletlerle aynı trafik içinde nasıl davranacağının öğretilmesi gerekir. Alkollü motosiklet kullanmak kazaların diğer bir nedenidir ki zaten koordinasyonu daha zor olan motosikletlerin alkollü sürücüler ile ne kadar tehlike olacağı açıktır.

Motosiklet sürücülerinin kazalarda korunma ihtiyacı açıktır, koruyucu başlıklar sadece kullanıldıkları zaman etkili olurlar. Koruyucu başlık kullanımını artırmanın en etkili yöntemi ise yasaların çıkartılması ve bunların uygulanmasıdır. George Washington Üniversitesi Acil Tıp Departmanı profesörlerinden Dr. Tilman Jolly'ni şu sözü çok önemlidir: Bir hekim, bir meclis üyesinin sadece bir koruma başlığı yasasını çıkartmak ile kurtardığı kadar çok hayatı kurtarma şansına sahip olmayı hayal eder.” Trafik polislerinin bu kuralın uygulanması konusunda gösterecekleri duyarlılık ve kararlılık ile hekimlerin kurtarabileceğinden daha çok hastayı kurtarma şansına sahip oldukları da unutulmamalıdır. Yasal düzenlemenin yapıldığı ülkemizde bu kurallara uyulmasını sağlamak ve denetlemek de görevimizdir. Trafik polislerinin üzerlerine düşen görevi yapmaları sağlık çalışanları beklentimizdir.

0 yorum:

Yorum Gönder